MENÜ

İLLER ARASI MESAFELER


ŞEHRİN HAVA DURUMU

BARTIN





Paylaş

TARLAAĞZI KÖYÜ

köy gecimi

KÖY GEÇİMİ


Tarlaağzı köy halkı geçimini fındıkçılık,hayvancılık,arıcılık,balıkçılık Amasra'daki türkiye taş kömürü maden ocağından ve çeşitli işlerden sağlamaktadır. 
Fındıkçılık başta gelmek üzere çok eski yıllardan beri sürdürülmektedir bunun yanısıra köye yapılan limanda balıkçılık üzerine köy halkı için vaz geçilmez bir kaynak olmuştur.

     
  Köyde fındıkçılğı hemen hemen herkes yapmaktadır fındık bahçeleri köyün dışında olup korunması şarttır bu nedenle köy halkı bahçe çevresine dikenli ve örgü bahçe telleri ile etrafını kapatıp hayvanlardan korumaya alırlar.Özellikle bu korumayı dağlardaki yaban domuzlarının bahçeye girmemesi için yaparlar.Yaban domuzu bahçeye girip fındıkları yemekle yetinemeyen bir hayvandır çoğu zaman ağaç dalındaki fındığa yetişemediğinde ağacı eğer ve kökünden çıkartır.
Yaban domuzu fındık bahçesinde sabaha kadar kalıp aynı işlemi yaptığı göz önünde bulundurulursa o bahçedeki hasar bahçe sahibinin  büyük kayıpa uğramasına neden olabilir.Çoğu zaman bu tür olaylar köy halkının başına gelmiştir ve çare olarak örgü bahçe telleri ile bahçe çevresini kapatmışlardır.


  Köyde arıcılığı çoğu insan yapmaktadır ve buda geçimlerine destek olmaktadır arıcılın tarihi çok büyüktür.
Kısaca arıcılığın tarihçesi insanların mağara hayatı yaşadığı on binlerce yıl öncesine kadar gitmektedir. M.Ö. 7000 yıllarına ait mağaralara çizilen resimler, çok eski tarihlere ait arı fosilleri ve benzeri tarihi buluntular bu görüşü doğrulamaktadır. İlk insanlar doğal olarak ağaç kovukları ve kaya oyuklarına yuvalanan oğulları öldürerek ballarından yararlanmışlardır.
Tarihi gelişim içinde taş devrinden itibaren; önce mantar ve ağaç kütükleri sonra da toprak ve kilden yapılmış kaplar kovan olarak kullanılmış ve zamanla bugün kullanılan kovanlar geliştirilmiştir. Gerçek arıcılık, insanların ağaç kovukları içinde yuvalanan arıları öldürmeden bir miktar bal almaları ve bir miktar balı da arılara bırakmaları ile başlamıştır. Arıların gen merkezlerinin Orta-Doğu ülkeleri olduğundan arıcılığın ortaya çıkması bu ülkelerde olmuştur. Bununla birlikte M.Ö. 1300 yıllarına ait olduğu sanılan ve Hititler devrinden kalma Boğazköy'deki taş yazıtlarda arılardan bahsedilmesi arıcılığın Anadolu'da da çok eski tarihlere dayandığını göstermektedir.


  Balıkçılık olarak köy halkının bir kaçında balıkçı teknesi vardır köy içinden bir kaç tayfa bulup balık sezonlarında balığa giderler kimi zaman gündüz kimi zaman gece cıkarlar balığa tutulan balıklar satılır ve herkes pay alır evlerinde yemek içinde çoğu zaman balıklardan da pay alırlar.Balıkçılıkta köy halkına epey gelir sağlamaktadır.

 
  Köyde hayvancılık pek yaygın olmayıp hayvan bakan insanlar sayılır derecededir.Genel olarak büyük baş hayvan bakarlar küçük baş hayvan bakan hiç yoktur kimileri hayvanlara dağdaki mandıralarında kimileri ise köy içindeki mandıralarda bakarlar genel olarak dağ mandıralarını tercih ederler kurban bayramı ve adaklık istendiğinde hayvanları satışa sunarlar.


  Köy halkı'nın bir diğer gelir sağladıkları yerde  ttk amasra taş kömürü işletmesi dir halen köy halkından birçok kişiye iş istihdamı sağlamaktadır ve köy içinden bir çok kişi bu işten emekliliğini sağlamıştır.